huzur bazen çok uzaklardan varlığını sezdiriyor bana.. bir an varmış gibi nefesini duyuyorum.. ardından yok oluyor hiç var olmamışçasına,, ve hayal mi gerçek mi soruları arasında kendi yitişimi izliyorum..
son yazımı 20 temmuz 2009'da yazmışım buraya. bugün artık 29 temmuz 2012. neredeyse 3 yıl geçmiş.. benden ne kadar çok şey yitip gitmiş..
facebook hesabımı kapattım, fakat bitimsiz bir yazma isteği duyuyorum,, ben de bundan sebep bloga dönmeye karar verdim, yoksa öyle ilahi bir ilham doğmadı içime :)
olafur arnalds çalıyor, lightlands'de..
ne söyliyim.. hiç susmamacasına konuşabilirim ve hayat boyu hiç konuşmamış gibi susabilirim..
hayatı zorlaştırıyorum. hayatı düpedüz zor yaşıyorum. zor bir çocukluk yaşadığımdan mı,çocukluk yaşamadığımdan mı, zeki olmamamdan mı.. hiç bilmiyorum..
hayat daha kolay olabilir miydi benim için? ne biliyim anı biriktirmek yerine geçmişi ve şimdiyi durmaksızın silerek, sanki kovalayan varmış gibi geleceğe koşabilir miydim? insanları ince ince dokuyarak, ince ince anlamaya çalışarak, içime en içime işlemelerine izin vermek yerine şöyle bir dokunup geçebilir miydim? kitap yerine yaşamak biriktirebilir miydim? beni her seferinde daha primitif bir narsisizme iten bilumum -an'lar ile mastürbasyon yapmak yerine senelerce daha fazla sex yapabilir, 1 değil 2 olmayı öğrenebilir; 2de var olabilmeyi kendime öğretebilir miydim? bilmiyorum. gerçekten. fikrim bile yok.
aylar evvel olsa belki hınç ile, öfke ile dolu olurdum. herkese ve her şeye lanet okurdum. belki şu anda da lanet okuyorum. cancağzım kitaplarıma çünkü kendimi ileride hiç affetmeyeceğim bir şekilde çok ama çok kötü davrandım şu taşınma hengamesinde. yok, analiz etmeye çalışmayacağım kendimi. üzgünüm. yok. üzgün değilim aslında. hınç ile doluyum. yok. hınçla dolu da değilim aslında. yine olsa, yine böyle yaşardım. yine bunları yapardım. belki bir iki istisna dışında. yine de ben bu'yum dediğim bir noktadayım. yine de keşke demiyorum.
ve bence ben hakikaten çok güzelim. çok ama çok güzelim. ne güzelim ki asla pes etmedim. ne güzelim ki akan her damla terim emeğimin eseri. çok çabaladım. muhakkak karşılığını alacağım bunun. peygamber yapmasa da beni onurlandıracak tanrı. bilirim sever beni tanrı; korur ve kollar. çaktırmasa da çoğu zaman, yanımdadır her zaman.
ve bence güzel insanlarla karşılaştım. çok şey öğrendim, çok hikaye gördüm. çok acıya tanıklık ettim. çok derin tutkular gördüm. çok yüzey yaşamlar da gördüm. insanın ne kadar geniş bir zeminde nasıl da kayabileceğini gördüm. bir cambaz misali inceden bir köprüden yürüdüm. bir cambaz misali ipince köprülerde tükenen yaşamlar da gördüm. bu 3 yıl. koskoca 3 yıl, kıpkısa bir 3 yıl. şimdi durup dinlenme zamanı. şimdi kendimi tüm diğerleri ile kucaklama zamanı..
No comments:
Post a Comment