Saturday, August 22, 2009

ben de kendim gezerim! arkeoloji müzesi



yalnızca ayasofya mı?! hayır, arkeoloji müzesine de gittim. ama gezmeyi bitiremedim. yarın sabah yeniden gideceğim. telefonumu şarj edeceğim. tanrıların herbirinin resmini çekmeyi ve bloga geçmeyi düşünüyorum. yukarıdaki resim arkeoloji müzesinin girişi. yere düşen ikiye ayrılmış gölge de benim hayatımdaki kırığın göstergesi sanırım. ya da belki de iki farklı benin birbirine en yaklaştığı yer arkeoloji. simgeselle ilk karşılaştığım an. oysa hepsi biliyor muhteşem bir arkeolog olabilirdim ben. durmalsızın kazabilir, okuyabiliridim. fakat simgesele yenildim; çoğu insan gibi.

fotoğraf da düşürün gibi buğulu çıkmış. arkeolojinin kusursuz bir arzu nesnesi olduğunun yegane kanıtı belki de. iyi ki var ki ben de iyi bir ruh arkeologu olmak için çabalıyorum belki. hayatıma giren her şeyi, herkesi arkeolog hassasiyetiyle, arkeolog derinliği ile algılamaya çalışıyorum. kimbilir. belki de aslında gerçekten ruh arkeologu olmaktı istediğim ve ben de herkes gibi başrolünü oynadığım bir trajedi yazıyor; baki anlamsızlığıma neden atfediyorum. kimbilir!?

heyhat! yine ıskaladık ıslahı!

No comments: